CHP'den İstanbul Belediye Başkanı'nın tutuklanmasına karşı protesto çağrısı 'sorumsuzca': Ankara

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından ana muhalefetin halkı sokağa çıkma çağrısı yapması ülkede şiddet ve huzursuzluğa yol açtı, hem güvenlik görevlileri hem de protestocular yaralandı.

Perşembe günü, bazı protestocular üniversiteler de dahil olmak üzere Ankara, İzmir ve İstanbul'da polisle çatıştı ve birçoğu dört günlük toplantı yasağına rağmen İstanbul'daki belediye merkezinde toplandı. Yetkililer birkaç sokağı kapatan barikatlar kurarken ülke genelinde dağınık protestolar gerçekleşti.

Protestolar, esas olarak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel'in Perşembe günü İstanbul Belediye binasında düzenlediği mitingde insanlara sokağa çıkma çağrısı yapmasının ardından patlak verdi. Dahası, Özel Cuma günü, yetkililerin protesto yasağını genişletmesine ve çağrıyı sorumsuz olarak eleştirmesine rağmen, destekçilerine sokağa çıkma çağrısını yineledi.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Özel'in çağrısını "sorumsuz" diyerek eleştirdi.

Tunç, Perşembe günü gece yarısından sonra X'te yaptığı açıklamada, "Protesto için toplanmak ve yürüyüş yapmak temel haklardır. Ancak devam eden bir yasal soruşturma nedeniyle insanları sokağa çağırmak yasadışı ve kabul edilemezdir." dedi.

Tunç, hukuki sürece veya karara ilişkin cevabın mahkeme salonlarında verilmesi gerektiğini belirterek, sükunet çağrısında bulunarak, davanın "bağımsız ve tarafsız yargı" tarafından değerlendirildiğini söyledi.

Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" ve "Suç işlemeye tahrik etme" suçlarından 72'si yurt dışından olmak üzere toplam 326 şüpheli hesap sahibinin tespit edildiğini söyledi.

16 polisin yaralandığını söyledi.

"Artık meşru siyasi kanallarla ve milletimizin değerleriyle anlaşmazlıklarını gizleyemeyen mevcut CHP yönetimi, sokağı adres göstererek kaosu kendi kirli siyasetinin aracı olarak kullanmak istiyor. Bu siyaset değil, en iyi ihtimalle ülkenin huzur ve güvenliğini tehdit eden bir nifak ateşini yakmaktır" dedi iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkan Yardımcısı Efkan Ala Cuma günü konuyla ilgili olarak.

Bu arada Ankara Valiliği, kapalı ve açık alanlarda toplantı, gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, çadır kurma, stant açma, oturma eylemi, imza kampanyası ve benzeri eylem ve etkinliklerin yanı sıra bildiri dağıtımının beş gün boyunca şehir genelinde yasaklandığını duyurdu. Aynı önlemler İzmir için de duyuruldu. Bu, yasağın artık İstanbul da dahil olmak üzere Türkiye'nin en büyük üç şehrinde yürürlükte olduğu anlamına geliyor.

54 yaşındaki İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) yolsuzluk yaptığı ve terör örgütü PKK'ya sempatizan toplayarak yardım ettiği iddiasıyla Çarşamba günü gözaltına alındı.

'CHP kamuoyunu yanıltıyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Perşembe günü yaptığı açıklamada, ana muhalefet partisinin İstanbul Belediye Başkanı'nın gözaltına alınmasına ilişkin ilk açıklamalarında kendi hatalarını örtmeye çalıştığını ve "tiyatro" yoluyla kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını söyledi.

Erdoğan, muhalefeti iddialara delil veya hukuki argümanlarla yanıt vermemekle suçladı.

"Muhalefetin kendi iç çatışmalarını veya hukuki sorunlarını ülkenin en önemli sorunu gibi göstermeye çalışması ikiyüzlülüğün zirvesidir."

Erdoğan, "İster diploma meselesi olsun, ister yolsuzluk, hırsızlık meseleleri olsun, muhalefet yargının ortaya attığı iddialara hiçbir şekilde cevap vermiyor" dedi.

"Bunun yerine meseleyi siyasi sloganlarla sınırlandırıyorlar, tabanlarını kışkırtmanın ve kamuoyunu aldatmanın kolay yoluna başvuruyorlar."

Erdoğan, "Bizim ne boş tartışmalarla kaybedecek vaktimiz, ne de savurganca saçılacak yığınla paramız var" dedi.

İmamoğlu'nun gözaltına alınması, İstanbul Üniversitesi'nin, onaylanması halinde cumhurbaşkanlığına adaylığını engelleyecek diplomasını iptal etmesinden bir gün sonra gerçekleşti.

Bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminin 2028 yılında yapılması planlanıyor.

Hükümet yetkilileri, CHP'nin davaların siyasi amaçlı olduğu yönündeki iddialarını reddediyor ve mahkemelerin bağımsız çalışması gerektiğini ısrarla vurguluyor.

Bu arada CHP, İmamoğlu'nun aday gösterilmesi için pazar günü yapılacak oylamaya geçileceğini duyurdu.

Savcılar, İmamoğlu'nun rüşvet ve kamu ihalelerinde hile yaparak kendilerini zenginleştiren bir suç şebekesinin liderleri arasında olduğunu söylüyor. İmamoğlu ve 99 kişi daha ayrıca kişisel verileri yasadışı olarak elde etmekle suçlanırken, ayrı bir soruşturmada ayrıca kendisi, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, İstanbul Şişli ilçe Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan ve dört kişi daha PKK'ye yardım etmekle suçlanıyor. Güvenlik güçleri hala 19 firari şüpheliyi arıyor.

İmamoğlu'nun 2019'dan beri ana muhalefet partisi CHP'den belediye başkanı olarak yönettiği İstanbul Başsavcılığı, CHP bağlantılı kişilerin yer aldığı meşhur "para sayma" videosuyla ilgili soruşturmada tanık ifadeleri de dahil olmak üzere delillerin İmamoğlu ve diğerlerini suçladığını söylüyor. Geçtiğimiz yıl sızdırılan video, videoda görülen para dolu çantaların CHP'nin mevcut genel başkanı Özel'e "oy satın almak" için bağlantılı olduğu iddialarına ilişkin başka bir soruşturmanın parçası. Görgü tanıkları, soruşturmacılara İmamoğlu ve diğerlerinin iş insanlarına şantaj yoluyla baskı yaptığını, bazı iş insanlarıyla yasadışı kazanç elde etmek için işbirliği yaptığını, aracılar kullanarak işlemler yaparak kara para aklama işine bulaştığını ve yasadışı kazançların transferi için insanları "gizli kasa" olarak kullandığını söyledi.

İmamoğlu, Murat Ongun, Tuncay Yılmaz, Fatih Keleş, Ertan Yıldız ve örgütle bağlantılı diğer kişilerin de aralarında bulunduğu 100 şüpheli hakkında "örgüt yöneticisi olmak", "örgüt üyeliği", "rüşvet", "dolandırıcılık", "yasadışı veri temini" ve "ihaleye müdahale" suçlamalarıyla dava açıldı. Ongun, daha önce İmamoğlu'nun sözcülüğünü yapmış, daha sonra unvanı "danışman" olarak değiştirilmişti. Yılmaz ise İmamoğlu ailesinin inşaat şirketinde genel müdür olarak görev yapıyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yolsuzluk soruşturmasının dosyasına, İstanbullulara ilişkin kişisel verilerin ele geçirilmesine ilişkin gözaltındaki şüpheliler Ongun ile Serdal Taşkın arasındaki konuşmaların ses kayıtlarını da ekledi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de muhalefetin, gözaltıların hükümet tarafından organize edildiği yönündeki iddialarını yalanlayarak, yargı sürecine saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi.

Çelik gazetecilere, "Bir siyasetçinin yapması gereken yargı sürecini takip etmektir" dedi. "Hiçbirimizin (ceza) dosyasının içeriği hakkında bilgisi yok."

Yetkili, CHP tarafından seviyelendirilen, belediye başkanının tutuklanmasının bir "darbe" olduğu yönündeki suçlamaları reddetti, "Başkanımızın adı, sadece demokrasiyle ilişkilendirilebilir - bir darbenin karşı tarafında."