EBRD'nin yılbaşından bu yana Türkiye'ye yaptığı yatırımlar 2,3 milyar dolara ulaştı: Başkan

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), bu yıl Türkiye'ye 2,2 milyar avro (2,3 milyar dolar) yatırım yaptığını, ülkedeki toplam yatırımların 22 milyar doları aştığını söyledi.

EBRD Başkanı Odile Renaud-Basso, bu hafta Türkiye'ye yaptığı ziyarette Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelerek gelecekteki yatırım fırsatlarını ve bankanın ülkenin projelerini ve stratejik önceliklerini nasıl destekleyebileceğini görüştü.

EBRD, 2009 yılından bu yana Türkiye'ye yatırım yapıyor. Ülke, bankanın en fazla yatırım yaptığı ülke haline geldi.

Renaud-Basso, Anadolu Ajansı'na (AA) yaptığı açıklamada, "Bu yıl 2,2 milyar avroluk yatırıma imza attık ve yıl sonuna biraz zaman kala geçen yılki 2,5 milyar avroluk yatırım seviyesine yaklaşmayı bekliyoruz. Bu, Türkiye'deki en yüksek yıllık yatırımımızdı." dedi.

EBRD'nin yatırımlarının yaklaşık yüzde 50'sinin yeşil sektöre yönelik olduğunu, bu yatırımların yüzde 60'ından fazlasının işgücüne kadın katılımını artırmayı amaçlayan bir cinsiyet bileşeni içerdiğini kaydetti.

Makroekonomik politika değişiklikleri

Renaud-Basso, Türkiye'nin makroekonomik politikalarındaki değişimleri överek, ülkenin ekonomik yeniden dengelenmesinde ilerleme sağlandığını kaydetti.

"Yüksek enflasyon önemli belirsizlik ve çarpıtmalara neden olur ve uzun vadede sürdürülemez. Ekonomi için büyük bir risk oluşturur, bu nedenle makroekonomik çerçeveyi ayarlamak çok önemliydi ve olumlu bir ilerleme görüyoruz" dedi.

Enflasyonun aşağı yönlü seyrettiğini, Türkiye'nin yıllık enflasyonunun yıl sonunda yüzde 40'lara kadar gerilemesinin beklendiğini belirten Öztürk, ancak düşüşün devam etmesinin öncelik olduğunu vurguladı.

Renaud-Basso, ziyareti kapsamında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan ile de "verimli" görüşmelerde bulundu.

"Yolda kalma konusunda net bir kararlılık var ve bu, sürdürülebilir ekonomik büyüme için uygun bir ortam yaratmak adına hayati önem taşıyor" dedi.

Renaud-Basso, para politikalarını sıkılaştırmanın kısa vadeli zorluklarını kabul ederken, bu adımların uzun vadeli büyümeyi sağlayacak sağlam temeller üzerine kurulu sağlam bir ekonomi inşa etmek için elzem olduğunu vurguladı.

Yeşil enerji odağı

Renaud-Basso, Türkiye'nin 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini 90 gigavat artırma taahhüdüne de destek vererek, bunun "çok memnuniyet verici bir taahhüt" ve "çok olumlu" bir adım olduğunu söyledi.

Türkiye'nin uzun vadeli enerji stratejisi; yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılması, enerji verimliliğinin iyileştirilmesi, nükleer enerji üretiminin artırılması, hidrojen ve pil depolama gibi teknolojilerin benimsenmesinin yanı sıra kritik minerallere yatırım yapılmasını içeriyor.

Türkiye, 2035 yılına kadar rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini 30 gigawatt'tan 120 gigawatt'a çıkarmayı hedefliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'a göre bu çabalar en az 80 milyar dolarlık yatırım gerektirecek.

"Jeopolitik zorluklar göz önüne alındığında, enerji güvenliği her zamankinden daha önemli. Yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi bu stratejide önemli bir rol oynuyor ve yenilenebilir enerjinin düşen maliyetleri nedeniyle giderek daha rekabetçi hale geliyor," dedi Renaud-Basso.

Genişleyen yenilenebilir enerji kapasitesinin özümsenmesi için elektrik şebekesinin geliştirilmesinin hayati önem taşıdığını ve uluslararası kuruluşların bu çabalara destek vereceğini sözlerine ekledi.

Temel sektörlerin karbondan arındırılması

Renaud-Basso, EBRD'nin ülkenin imalat sanayisi için hayati önem taşıyan çelik, alüminyum, gübre ve çimento gibi sektörlerin karbonsuzlaştırılması konusunda Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile iş birliğine gittiğini vurguladı.

Türk şirketlerinin dış pazarlardaki rekabet gücünü artırmayı amaçlayan bu girişim, enerji verimliliğinin artırılması, teknoloji entegrasyonu ve karbonsuzlaştırma çabalarını desteklemek için özel yatırımcıları ve imtiyazlı fonları da kapsayacak.

Küresel belirsizlikler

Renaud-Basso, küresel ekonomik belirsizliklere ilişkin olarak, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı ve Ortadoğu'daki çatışmalar gibi jeopolitik gerginliklerin yatırım zorluklarına yol açtığını söyledi.

Avrupa'da güçlü ticari ilişkilere rağmen ekonomik yavaşlamanın Türkiye için potansiyel riskler oluşturduğunu kaydeden Gül, korumacı politikalar ve ticaret savaşlarının küresel büyümeye zarar verebileceği uyarısında bulundu.

"Umarım uluslararası iş birliği galip gelir ve ülkeler, zararlı bir korumacı ticaret savaşını önleyecek çözümler bulurlar" dedi.

Renaud-Basso, EBRD'nin Şubat 2023'te yıkıcı depremlerin yaşandığı Türkiye'nin Güneydoğu bölgesi için 1,6 milyar dolarlık yatırım programından söz ederek, bunun 1,3 milyar dolarının çeşitli projelere tahsis edildiğini söyledi.

Programın ilerideki ihtiyaçlara göre uzatılabileceğini de sözlerine ekledi.