Türkiye, ABD'nin İran'a saldırısının ardından bölgesel krizin tırmanacağı konusunda uyardı
Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırısının, güvenlik ve istikrarı tehdit eden tehlikeli bir tırmanış olduğunu belirterek, mevcut krizin devam eden İsrail saldırganlığının bir uzantısı olduğunu vurguladı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı'nın ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırısına ilişkin açıklamasında, "Türkiye, İsrail saldırganlığıyla başlayan çatışmanın bölgeye yayılarak güvenlik durumunu istikrarsızlaştırma tehlikesine her zaman dikkat çekmiştir. Bugün ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırısı bu tehlikeyi daha da artırmıştır." ifadeleri yer aldı.
Açıklamada şunlar kaydedildi: "Türkiye, ABD'nin İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer tesislerine saldırmasının olası sonuçları konusunda derin endişe duymaktadır. Devam eden gelişmeler bölgesel çatışmayı küresel düzeye taşıyabilir. Bu felaket senaryosunun tekrarlanmasını istemiyoruz."
Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada, ilgili tüm tarafları sorumlu davranmaya, karşılıklı saldırıları durdurmaya, daha fazla can kaybına ve yıkıma yol açabilecek adımlardan kaçınmaya çağırdı.
"İran'ın nükleer programı konusundaki ihtilafın tek çözümünün müzakereler olduğunu vurguladık. Uluslararası toplumu, taraflar arasında diplomatik bir çözüm bulma çabalarını desteklemeye çağırıyoruz."
"Türkiye, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye ve yapıcı katkı sağlamaya hazırdır" dedi.
Lire aussi
Son Haberler
- 08:12 İsrail ve Hamas Arasındaki Ateşkes Anlaşmasının Ayrıntıları
- 07:41 Musk, Trump'a Ekonomik Politikaları Nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri'ni İflasa Sürüklediği İddiasıyla Saldırdı
- Dün 16:27 Fas, 2030 Dünya Kupası öncesinde Afrika'da AI liderliğine odaklanıyor
- Dün 15:56 Roma: Fas FAO Konseyine Yeni Bir Dönem İçin Yeniden Seçildi
- Dün 14:01 Avrupa şikayeti Google'ın yapay zekayı aramaya entegre etme çabasını tehdit ediyor
- Dün 13:36 Türkiye: Yetkililer muhalif belediye başkanlarına yönelik tutuklama kampanyası başlattı
- Dün 12:54 Fas-Hong Kong: Benzeri Olmayan Bir Vergi Anlaşmasına Doğru