Yavaşlayan küresel büyüme Dünya Bankası'nı endişelendiriyor

Dünya Bankası, 2025 için küresel büyüme tahminini aşağı yönlü revize ederek, 2008 mali krizinden bu yana resesyon dışında kaydedilen en düşük seviye olan sadece %2,3'lük bir oran öngördü. Bu 0,4 puanlık revizyon, esas olarak artan tarifelerden ve dünya ekonomilerinin %70'ini etkileyen giderek belirsizleşen küresel ekonomik iklimden kaynaklanıyor. Kurum, yarı yıllık raporunda, küresel GSYİH büyümesinin 2027'ye kadar ancak %2,5'e ulaşacağını ve bunun 1960'lardan bu yana en zayıf on yıl olacağını öngörüyor. Uluslararası ticaretin de keskin bir şekilde yavaşlaması bekleniyor ve 2024'teki %3,4'e kıyasla 2025 için büyümenin yalnızca %1,8 olması öngörülüyor. Bu seviye, %5,9'a ulaşan 2000'lerde kaydedilen büyümenin ancak üçte birini temsil ediyor.

Tahminler, Mayıs sonuna kadar yürürlükte olan tarife politikalarına, özellikle de çoğu ithalata uygulanan %10'luk ABD tarifesine dayanmaktadır. Ancak rapor, Washington'ın Nisan ayında duyurduğu ve 9 Temmuz'a kadar yürürlüğe girmeyecek olan artışları içermiyor.

Enflasyonla ilgili olarak, Dünya Bankası 2025'te genel olarak %2,9'luk bir oran öngörüyor; bu oran hala COVID-19 salgını öncesi seviyelerin üzerinde. Bu enflasyonist baskı, işgücü piyasasının devam eden gücünden ve tarife artışlarından kaynaklanıyor.

Rapor, küresel ekonomik görünümün Ocak ayından bu yana "önemli ölçüde kötüleştiğini" vurguluyor. Gelişmiş ekonomilerdeki büyümenin 2024'teki %1,7'den düşerek 2025'te %1,2'ye gerilemesi bekleniyor. ABD'de projeksiyon 0,9 puan düşürülerek 2025'te %1,4'e ve 2026'da %1,6'ya ulaşacak. Avro Bölgesi ve Japonya'nın sırasıyla 0,3 ve 0,5 puanlık düşüşlerin ardından %0,7 büyümesi bekleniyor.

Gelişmekte olan piyasalar için tahmin, Ocak tahminindeki %4,1'den düşerek 2025 için %3,8'e revize edildi. Öte yandan Çin, %4,5'lik istikrarlı bir tahmin sürdürüyor.

Bu kasvetli görünüme rağmen, rapor küresel durgunluk riskinin %10'dan daha düşük bir olasılıkla düşük kaldığını vurguluyor. Bununla birlikte, ticaret engellerinin tırmanması yılın ikinci yarısında küresel ticareti önemli ölçüde bozabilir.