-
12:15
-
12:04
-
11:29
-
10:45
-
10:00
-
09:40
-
09:15
-
08:27
-
08:10
Facebook’ta Bizi Takip Edin
ABD, Avrupa'da İnsan Haklarının "Kötüleşmesini" Kınıyor
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Salı günü yayınladığı yıllık rapora göre, Washington, özellikle ifade özgürlüğü konusunda olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde insan hakları durumundaki "kötüleşmeden" duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı Donald Trump'ın yeni dış politika önceliklerini yansıtmayı amaçlayan dünya çapındaki insan hakları durumu raporunda, Almanya, Birleşik Krallık ve Fransa'da "insan hakları durumunun son bir yılda kötüleştiğini" belirtti.
Raporda, Fransa ile ilgili olarak "ifade özgürlüğüne yönelik ciddi kısıtlamalara dair güvenilir raporlara" yer verildi. Agence France-Presse'e göre, raporda ayrıca anti-Semitik eylemlerdeki artış da kınandı.
Birleşik Krallık'ta Washington, çocukları daha iyi korumayı amaçlayan yeni bir çevrimiçi güvenlik yasasıyla ilgili endişelerini dile getirdi.
Kimliğinin açıklanmaması kaydıyla konuşan üst düzey bir ABD yetkilisi, geçen hafta ABD hükümetinin "belirli siyasi veya dini seslerin sansürlenmesi veya marjinalleştirilmesi olarak değerlendirdiğimiz konular hakkında ortaklarımız ve müttefiklerimizle açık görüşmeler" yapmayı planladığını doğruladı.
Dünya genelindeki insan hakları durumunun bir resmini çizen bu yıllık rapor, birçok hükümetin öfkesini çekti.
Kongre'nin talebi üzerine hazırlanan raporu birçok uzman referans olarak görüyor.
Kısmen Demokrat Başkan Joe Biden döneminde hazırlanan rapor, Dışişleri Bakanlığı tarafından çeşitlilik yanlısı veya kürtaj politikalarına muhalefet gibi Trump yönetiminin önceliklerini de içerecek şekilde değiştirilip yeniden yapılandırıldı.
Raporda, "Bu yılki raporlar, sahadakiler ve ortaklar için daha kullanışlı ve erişilebilir olacak, temel yasama yetkisini daha iyi ele alacak ve yönetimin kararlarıyla uyumlu olacak şekilde düzenlendi." ifadesi yer alıyor.
Muhalif Demokratlar ve sivil toplum kuruluşları, raporun Trump'ın politikalarıyla o kadar uyumlu olduğu ve dünya genelindeki insan hakları ihlallerinin gerçek bir resmini yansıtmadığı yönündeki endişelerini dile getirdiler.
Sonuç olarak, Trump yönetiminin yakın müttefiki olan El Salvador konusunda ABD Dışişleri Bakanlığı, "ciddi insan hakları ihlallerine işaret eden güvenilir bilgilere sahip olmadığını" ileri sürüyor. Bu ülke, halkı terörize eden çetelere karşı acımasız savaşı nedeniyle özellikle sivil toplum kuruluşları ve Terörle Mücadele Merkezi tarafından eleştiriliyor.
ABD hükümeti ise, ilişkileri son derece gergin olan iki ülkeye, Güney Afrika ve Brezilya'ya saldırdı.
Washington, Pretoria'nın "ülkedeki etnik azınlıkların haklarını ihlal ederek mülklere el koyması ve rahatsız edici bir adım atması" nedeniyle "Güney Afrika'daki insan hakları durumunun geçen yıl önemli ölçüde kötüleştiğini" belirtti.
Brezilya'ya gelince, ABD Dışişleri Bakanlığı, rapora göre "mahkemelerin ifade özgürlüğünü ve demokratik diyaloğu zayıflatmak için aşırı ve orantısız tedbirler almasını, demokrasiye zararlı olduğu düşünülen çevrimiçi içeriklere erişimi kısıtlayarak" kınadı.
ABD Hazine Bakanlığı'nın, mevcut Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva'ya darbe girişiminde bulunmaktan yargılanan eski Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'ya karşı "sansür ve zulmün mimarı" olarak bilinen Brezilya Yüksek Mahkemesi Yargıcı Alexandre de Moraes'e yaptırım uygulaması dikkat çekicidir.
Şubat ayında, ABD Başkan Yardımcısı Jay D. Vance, Münih Güvenlik Konferansı'nın açılışında Avrupa'da "ifade özgürlüğünün gerilediğini" ilan etti. Vance, "Beni Avrupa konusunda en çok endişelendiren tehdit Rusya, Çin veya herhangi bir dış aktör değil. Beni endişelendiren içeriden gelen tehdit. Avrupa'nın bazı temel değerlerinden gerilemesi." dedi.
Vance ayrıca, "İngiltere'de ve Avrupa genelinde ifade özgürlüğünün gerilediğinden korkuyorum." diye ekledi.