-
17:30
-
16:44
-
16:14
-
16:00
-
15:35
-
15:15
-
14:26
-
14:10
-
13:42
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Putin Küresel Enerji Haritasını Yeniden Çiziyor
Putin Küresel Enerji Haritasını Yeniden Çiziyor
Başkan Putin, dünyanın küresel tedarik zincirlerinde köklü bir yeniden yapılanmaya tanık olduğunu ve bunun Rusya'yı ekonomik ve enerji ortaklıklarını Küresel Güney, Doğu Asya ve Latin Amerika ülkelerine yönlendirmeye ittiğini vurguladı.
Rusya Devlet Başkanı'nın bu açıklaması, şu anda Rusya'nın başkentinde düzenlenen Rusya Enerji Haftası forumunun genel oturumunda yaptığı konuşmada geldi.
Putin, Rusya'nın nükleer enerji sektöründe benzersiz avantajlara sahip olduğunu belirterek, ülkesinin "dünyada küçük nükleer santral üreten tek ülke" olduğunu ve Rosatom'un tüm bileşenleri yurt içinde üretebilme kabiliyeti sayesinde küresel nükleer santral inşaat pazarının yaklaşık %90'ını elinde bulundurduğunu belirtti. Rusya'nın şu anda 55 ülkede yaklaşık 400 elektrik üretim projesinde yer aldığını ve nükleer enerjinin "küresel enerji karışımını dengelemekten sorumlu yapıyı" oluşturduğunu belirtti.
Rusya Devlet Başkanı, ülkesinin enerji sisteminin dünyanın en büyükleri arasında yer aldığını vurgulayarak, Rusya'nın özellikle Sibirya ve Uzak Doğu'da, şehirlere ve yerleşim alanlarına 100.000 kilometreden fazla gaz dağıtım şebekesi uzatılmışken, iç gaz tüketimini artırmak için çalıştığını açıkladı. Rusya'da tüketimin gaza dönüşüm oranının %75'e yaklaştığını belirtti.
Küresel gaz piyasasına ilişkin olarak Putin, Rus gazının reddedilmesi ve Kuzey Akım boru hattının bombalanması nedeniyle Avrupa talebindeki düşüşün ardından Rusya'nın ihracatını Orta Doğu ve Uzak Doğu'ya yönlendirdiğini açıkladı. 2019 seviyelerine kıyasla talepte düşüş yaşanmasına rağmen Putin, bu değişimin Moskova'yı yeni pazarlar aramaya ve uzun vadeli ortaklıklar kurmaya yönelttiğini söyledi.
Petrol konusunda ise, Rusya'nın üretimindeki azalmanın OPEC+ anlaşması kapsamında olduğunu belirterek, "haksız rekabet" olarak nitelendirdiği duruma rağmen Rusya'nın küresel petrol ihtiyacının yaklaşık %10'unu karşıladığını vurguladı.
Putin ayrıca, Batı yaptırımlarının sonuçlarına da değinerek, bunların "Avrupa ekonomisinin motoru" olarak nitelendirdiği Almanya'da endüstriyel üretimde düşüşe yol açtığını ve genel olarak AB ürünlerinin rekabet gücünü azalttığını belirtti.
Enerjinin geleceği hakkında konuşan Putin, gelişmekte olan ülkelerde ve Küresel Güney'de elektrik bağımlılığının önümüzdeki 25 yıl içinde %85'e yükseleceğini öngördü ve büyüyen dijital ekonominin nükleer enerji gibi istikrarlı enerji kaynaklarına olan talebi artırdığını belirtti. Temiz kaynaklara doğru kademeli bir geçiş olmasına rağmen, "kömürün küresel enerji karışımında hala önemli bir rol oynadığını" vurguladı.
Putin, küresel ekonominin sürekli büyümesinin kaçınılmaz olarak enerji talebinde bir artışa eşlik edeceğini ve bu nedenle tüm ülkelerin, özellikle de ekonomik ve enerji bağımsızlıklarını artırmak isteyen ülkelerin çıkarlarına hizmet eden esnek ve sürdürülebilir tedarik sistemleri kurmanın gerekli olduğunu belirtti.