- 12:15'Türkiye terörden kurtulmanın eşiğinde'
- 11:30Kral VI. Muhammed, Fransa Ulusal Günü'nü Kutluyor ve Paris ile Stratejik Ortaklığın Gücünü Tekrar Vurguluyor
- 10:45Gold, Washington ve ortakları arasındaki ticaret gerginliklerinin zeminine karşı üç haftalık bir zirveye ulaşıyor
- 10:33Trump, Gazze'deki durumun önümüzdeki hafta 'düzeltilmesi' umudunu taşıyor
- 10:00Gazze: UNICEF su beklerken öldürülen yedi çocuğun ölümünü kınadı
- 09:36Avrupa Birliği, Trump'ın gümrük vergisi tehditleri karşısında zorlu bir sınavla karşı karşıya
- 09:15Küresel Uyarı Piyasaları: Ekonomi, Petrol ve Enflasyon için Önemli Hafta
- 08:2992 yaşındaki Paul Biya, Kamerun'da sekizinci başkanlık dönemine adaylığını duyurdu
- 07:45Trump Birleşik Krallık'a Geri Dön: Kral Charles'ın Davetine Gibi Görülmemiş Bir Devlet Ziyareti
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Türk ekonomisi, sıkı para politikaları nedeniyle resesyona giriyor.
Türk ekonomisi, bu yılın üçüncü çeyreğinde, faiz oranlarındaki artışın sanayi üretimini ve yatırımları zayıflatması nedeniyle teknik resesyona girdi.
Türk İstatistik Kurumu tarafından açıklanan verilere göre, gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) çeyreklik bazda %0.2 azalarak, art arda ikinci çeyrek düşüşü yaşandı, bu da teknik resesyona işaret ediyor. Diğer taraftan, ekonomi yıllık bazda %2.1 büyüdü, bu oran Bloomberg'in anketine göre analistlerin tahmin ettiği %2.5'lik büyüme beklentisinin altında kaldı.
Yıllık büyüme, yılın ilk çeyreğindeki daha yüksek seviyelerden yavaşladı ve pandemi öncesi %5'in üzerindeki ortalama büyüme oranının altında kaldı. Bloomberg Economics’ten Silva Bahar Bazzaki, "Büyümenin gelecekte de zayıf kalması bekleniyor." dedi.
Sektörel bazda, hanehalkı harcamaları yıllık %3.1 artarken, sanayi üretimi üçüncü çeyrekte %2.2 azaldı.
Sıkı Para Politikası Ekonomik Büyümeyi Sınırlıyor Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, %49'a yaklaşan enflasyonu kontrol altına almaya çalışırken, ana faiz oranını 8 ay boyunca %50'de tutarak sanayi üretimini etkiledi. Aynı zamanda, yerel talep, vatandaşların fiyat artışlarını önlemek amacıyla malları önceden satın almalarıyla kısmen sürdü.
Türkiye Ekonomi Bankası'nın başekonomisti Okan Ertem, "Tüketim, gayri safi yurt içi hasıla büyümesinin en önemli unsuru olmaya devam ediyor, ancak çeyreklik bazda iki ardışık azalma yaşandı. İthalatın yavaşlamasıyla Türkiye, enflasyonu kontrol altına almayı destekleyecek üretim seviyelerine daha yakın görünüyor." dedi.
Merkez Bankası, yıl sonunda enflasyonun %44'e, 2025 yılına kadar ise %21'e düşmesini bekliyor. Banka, bu ayın başlarında, enflasyonun yavaşlaması nedeniyle faiz indirimi yapılabileceğini belirtti. Bu yaklaşımın, önümüzdeki çeyreklerde büyüme oranları üzerinde büyük bir etkisi olması bekleniyor.