-
17:03
-
15:55
-
15:35
-
14:55
-
13:47
-
12:45
-
11:58
-
11:03
-
10:04
Facebook’ta Bizi Takip Edin
Fas Sivil Nükleer Enerji Yolunda: UAEA İlerlemesini ve Beklentilerini Vurguluyor
Fas Sivil Nükleer Enerji Yolunda: UAEA İlerlemesini ve Beklentilerini Vurguluyor
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) son raporu, Afrika kıtasında nükleer enerjinin artan önemini vurguluyor ve sivil nükleer program kurma yolunda ilk adımı atan ülkelerden biri olarak tanımlanan Fas'a özellikle dikkat çekiyor.
Yaklaşık 500 milyon Afrikalı elektriksiz ve enerji üretimi hâlâ büyük ölçüde fosil yakıtlara dayanıyor. UAEA'ya göre nükleer enerji, sürekli üretim, şebeke istikrarı ve emisyonların azaltılması için kanıtlanmış bir çözüm sunuyor; bu da altyapı, sağlık, tarım ve imalat sanayi için olmazsa olmaz bir varlık.
Bugün dünya çapında otuz bir ülke nükleer santral işletiyor ve bu da karbonsuz elektrik üretiminin neredeyse dörtte birini temsil ediyor. Afrika'da yalnızca Güney Afrika'nın Koeberg'de faal bir santrali bulunuyor. Ancak teknolojiye olan ilgi artıyor: Mısır, El Dabaa tesisinde dört reaktörlü bir enerji santrali inşa ediyor ve santralin ilk ünitesinin 2028'de devreye girmesi planlanıyor. Gana, Nijerya ve Kenya ise nükleer enerjiyi enerji karışımlarına entegre etmeye karar verdi.
Fas, Cezayir, Tunus, Nijer ve Senegal dahil olmak üzere on Afrika ülkesi şu anda keşif aşamasında. En iddialı senaryoda, Afrika'nın nükleer kapasitesi 2030 yılına kadar üç katına, 2050 yılına kadar ise on katına çıkabilir ve tahmini yatırım tutarı 100 milyar doların üzerinde olabilir.
İlk Aşamada Fas
Fas, 2015 yılında yasal, kurumsal ve düzenleyici çerçevesini analiz etmek üzere bir IAEA inceleme heyetine ev sahipliği yaptı. Rabat, nükleer altyapının geliştirilmesini yöneten "aşamalı yaklaşım" olarak bilinen kurumun metodolojik yaklaşımının ilk kilometre taşında bulunuyor. Bu aşama, bir fizibilite çalışması, yönlendirme organlarının oluşturulması ve yasal çerçevenin hazırlanmasını içeriyor. IAEA, ulusal bir mühendis ve düzenleyiciler birliği oluşturmak için istikrarlı siyasi kararlılığın, güvenilir bir finansman planının ve bir eğitim sisteminin önemini vurgulamaktadır.
Bölgesel İş Birliği ve Maden Kaynakları
IAEA, Namibya, Nijer ve Güney Afrika gibi bazı Afrika ülkelerinin dünyanın önde gelen uranyum üreticileri arasında yer aldığını belirtmektedir. Fas, büyük bir üretici olmasa da, yakıt ve nükleer çevrim yönetimi konusundaki kıtalararası tartışmalara aktif olarak katılmaktadır.
Ajans, nükleer enerjinin yaygınlaştırılmasını hızlandırmak ve daha erişilebilir ve sürdürülebilir hale getirmek için bölgesel iş birliğinin önemini vurgulamaktadır. Elektrik şebekelerinin Tek Afrika Elektrik Pazarı (AFSEM) çerçevesinde entegrasyonu, maliyet paylaşımı ve eğitim kapasitelerinin bir araya getirilmesi, bu teknolojinin uygulamaya konulmasını kolaylaştıracak temel kaldıraçlardır.
Finansal Zorluklar ve Uluslararası Destek
Finansman, nükleer santrallerin inşasının önündeki en büyük engel olmaya devam etmektedir. Haziran 2025'te IAEA ve Dünya Bankası arasında imzalanan anlaşma, Afrika ülkelerine 1959'dan bu yana ilk kez nükleer finansmanın yeniden açılmasıyla bir dönüm noktası teşkil ediyor. El Dabaa projesi için Rus imtiyazlı kredilerinden yararlanan Mısır örneği, bir finansman modelini gözler önüne seriyor. IAEA, Fas'ın kredi garantileri, bölgesel sipariş havuzları veya uzun vadeli enerji alım anlaşmaları gibi yenilikçi mekanizmaları araştırmasını öneriyor.
Modüler Reaktörler ve Gelecek
Raporda ayrıca, orta ölçekli şebekeler için uygun ve daha düşük yatırım maliyetlerine sahip, maksimum 300 megavat kapasiteli küçük modüler reaktörler (SMR'ler) de vurgulanıyor. Şu anda Rusya ve Çin'de yalnızca iki referans tesis bulunsa da, bu reaktörler orta vadede Fas için gerçekçi bir çözüm sunabilir.
Kıtasal Bir Yörünge, Ulusal Bir Zorluk
IAEA, Afrika'nın teknik iş birliği programlarıyla en çok desteklenen bölge olmaya devam ettiği sonucuna varıyor. Fas, kurumsal temellerini sağlamlaştırarak ve bölgesel düzeyde iş birliği yaparak, bir gün sivil nükleer ülkeler grubuna katılmak için ciddi bir aday olarak konumlanıyor. Eğitim ihtiyaçlarının planlanması, istikrarlı siyasi taahhütlerin oluşturulması ve finansman mekanizmalarının hazırlanması, bu projenin gelecekteki başarısını garantilemek için önemli adımlardır.